top of page

Vezikovajinal fistül, mesane (idrar kesesi) ile vajina arasında baÄŸlantının (kanal) bulunması durumudur. Normal ÅŸartlarda böbreklerden gelen idrar, idrar kesesinin içerisinde birikir ve oradan da üretra olarak tabir edilen boru ÅŸekline benzeyen organ ile vücut dışına atılır. Vezikovajinal fistül olması halinde ise, idrarın bir kısmı idrar kesesi aracılığı ile vajinaya geçer ve oradan dışarıya sızar. Hasta vajinasından idrar veya bir sıvı gelmesinden ÅŸikayetçi olur.

 

 

Vezikovajinal Fistül Neden OluÅŸur ?

​

Uzamış ve zor doÄŸumlarda vajen ön duvarı ve mesanenin, fetal baÅŸ ile simfizis pubis arasında kompresyona uÄŸraması ve bu bölgede geliÅŸen doku hasarı VVF geliÅŸimine neden olmaktadır.

​

 Ä°yatrojenik olarak ise çoÄŸunlukla operasyon esnasında fark edilmeyen mesane yaralanması, mesane posterior duvarı ile vajen arasında yanlış sütürasyon, hematom ve enfeksiyon patogenezde rol almaktadır. Histerektomi, sezaryen, ürolojik ve pelvik operasyonlar VVF geliÅŸimi için yüksek riskli operasyonlardır.

​

Tanı Nasıl Konur ?

​

Hastalar genellikle postoperatif 10 gün içinde vajenden gelen idrar ÅŸikayeti ile baÅŸvururlar. Ancak radyoterapi gören hastalarda uzun yıllar sonra da VVF meydana gelebileceÄŸi unutulmamalıdır.

 

VVF tanısı fizik muayene ve intravezikal metilen mavisi instilasyonu sonrası ped testi yapılarak kolaylıkla tespit edilebilir. İdrar kesesine verilen metilen mavisine benzeyen renkli sıvının vajinadan gelmesine de rastlanabilmektedir.

 

Bazı serilerde VVF ile eÅŸ zamanlı olarak %5-10 olguda üreter fistülü de olabileceÄŸi bildirilmiÅŸ ve özellikle malignite kökenli fistül ÅŸüphesi olan olgularda bu nedenlerle görüntüleme tekniklerine mutlaka baÅŸvurulması önerilmiÅŸtir. Sistografi ve IVP bu olgularda mutlaka yapılmalıdır.

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

Sistoskopi yapılarak fistül aÄŸzının görülmesi, boyut ve lokalizasyonunun tespit edilmesi operasyon kararının ve operasyon ÅŸeklinin planlanmasında yardımcı olur. Retrograt ürografi, BT veya MRI da kontrolde kullanılabilir. Preoperatif vajinoskopi ya da her ikisinin birlikte kullanımı da tanıyı doÄŸrulayan incelemelerdir.

12.jpg
prostat dokusu.jpg
Böbrek Taşı.jpg
ÃœRETER_45678.jpg
12.jpg
testis.jpg
hematüri.jpg
123ed.jpg
Böbrek_kanseri.jpg
13.jpg

Tedavi Nasıl GerçekleÅŸir ?

​

Konservatif Yaklaşım:

​

Tedavide neredeyse her zaman için ameliyata ihtiyaç duyulabilir. Çok az da olsa, çok küçük fistüllerin mesaneye sonda yerleÅŸtirilerek 1 ay boyunca beklenmesi durumunda kendi kendine iyileÅŸtiÄŸi de kaydedilmiÅŸtir. VVF hastalarının yaklaşık %10’u konservatif yaklaşımlar ile tedavi edilebilmektedir.

 

Spontan iyileÅŸme ÅŸansı verilecek hastaların çok seçici davranılarak belirlenmesi, bu hastalarda tek fistül traktı, küçük fistül olması < 1cm, radyoterapi ve enfeksiyon öyküsü olmaması ile 30 gün kateterizasyon ve gerekli olgularda antibiyotik, antikolinerjik ve östrojen tedavilerinin uygulanması gerekir.

​

Yine küçük fistüller için fibrin yapıştırıcıların etkinliÄŸi gösterilmiÅŸtir. Transvajinal veya transüretral yol ile fistül aÄŸzının koterizasyonu ile 3 mm’den küçük çaplı fistüllerde baÅŸarılı sonuçlar elde edildiÄŸi belirtilmiÅŸtir. Ancak koterizasyon sırasında fistül çapının daha da artmaması için dikkatli olunmalıdır.

​

Lezyonun abrazyonu ya da koterizasyonu ile mekanik küretaj oluÅŸturmanın enflamatuar yanıt oluÅŸturduÄŸu ve fistülün koaptasyonunu saÄŸladığı bildirilmiÅŸtir.

​

Cerrahi Tedavi:

​

VVF için hangi hastaya hangi prosedürün daha uygun olacağı bir standarda baÄŸlanmamıştır. her cerrah kendi tecrübelerine dayalı olarak birçok cerrahi yöntem kurgulamaktadır.

 

Operasyon sonrası baÅŸarılı sonuç elde edebilmek için dikkatli bir preoperatif deÄŸerlendirme gereklidir. Her hasta ve fistül farklıdır ve hepsi için standart bir yöntem belirlemek doÄŸru bir yaklaşım deÄŸildir.

​

Cerrahi teknikten bağımsız olarak fistül onarımında dikkat edilmesi gereken noktalar; onarımın gerilimsiz, su sızdırmaz, enfeksiyonsuz olması ve dokuların saÄŸlıklı, iyi kanlanan dokular olmasıdır. Ä°lk yapılan onarım cerrahisinin baÅŸarı oranı en yüksektir .

​

Ameliyat karın yolu ile (transvezikal yaklaşım) veya vajinal yol tarafından gerçekleÅŸtirilebilir. Karın yolu ile yapılan transvezikal ameliyatta, idrar kesesi açılarak fistül aÄŸzı bulunur ve revize edilmesi saÄŸlanır.

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

​

Vajinal yol özellikle aÅŸağı yerleÅŸimli kolay ulaşılabilecek fistüllerde tercih edilir ve bu yöntemde fistülün vajina duvarında meydana getirdiÄŸi delik tespit edilerek, idrar kesesi ve vajinanın onarılması gerçekleÅŸtirilir.

​

Hastaya ameliyattan sonra yaklaşık 2 hafta boyunca, mesane sondası takılılır.

​

Zamanlama: 

 

Cerrahi olarak VVF tamiri erken ya da geç (> 3ay) dönemde yapılabilir. Erken dönemde tamir; doku ve yaranın iyi durumda olması, 24 saat gibi çok erken bir dönemde fark edilmesi, benign nedenlerle uygulanan pelvik cerrahilerden sonra yapılabilir.

 

Geç dönemde cerrahi uygulanması için ise en önemli endikasyonlar; obstetrik travma ya da radyoterapiye sekonder VVF, pelvik enfeksiyon, vajen cuff enfek., nekroz, önceki baÅŸarısız VVF tamiri, kapsamlı bir abdominal giriÅŸim varlığıdır

​

Laparaskopik ve Robot Yardımlı Onarım larda minimal invazif tamir yöntemleri arsında yerlerini almış yöntemlerdir.%90 civarında baÅŸarılı sonuçlar alınabilmektedir. Bugün için VVF tedavisinde konzervatif yöntemler ve minimal invazif giriÅŸimlerin rolü sınırlıdır. Vajinal ya da abdominal yolla tamir hala altın standarttır.

​

Postoperatif Bakım :

​

Operasyon sonrası hastalara üretral drenaj amaçlı 14-21 gün süreyle kateter konulmalıdır. Hastaların idrar çıkış takibi, yara bakımı yapılmalıdır ve düzenli olarak idrar kültürü alınmalı ve üreme görülmesi halinde antimikrobiyal tedavi baÅŸlanmalıdır.

 

Hastalara 3 ay koitustan kaçınması önerilmelidir. Obstetrik sebepli fistüllerde hastalara kontrasepsiyon yöntemleri ve gebelik düÅŸünülmesi durumunda sezaryen ile doÄŸum önerilmelidir.

 

VVF tedavisinde en önemli nokta, doÄŸru zamanda doÄŸru tedaviyi eksiksiz yapmaktır. Bu nedenle en iyi tedavi ilk uygulanan cerrahi tedavidir. Sonraki onarımlarda baÅŸarı ÅŸansı azalabilir.

14.jpg
bottom of page